Instagram

Thursday, November 2, 2006

Terra Madre October 26-30

< div style="text-align: center;">Turk ekibi yeni variyor


Terra Madre yani Toprak Ana, Slow food olusumu icin
caba sarfeden delegelerin Torino, Italya'da bulustugu,
5000 ciftci, 1000 asci ve gida sektoru meraklilarinin
toplandigi bir mega etkinlik.
Konferansa katilan delegeler ilgi alanlarindaki seminerlere
katiliyor ve calismalarindan bahsediyorlar.
Yan taraftaki fuar alaninda yiyeceklerin sergilendigi ve
satildigi, envayi cesit saraplari tatmaya firsat bulacagimiz
Salone Del Gusto isminde ortak bir etkinlik daha yapiliyordu.
Vaktimizin cogu bu fuar alaninda dunyanin her tarafindan gelen
az bilinen urunleri incelemek ve tatmak ile gecti.
Bunun yaninda Ortadogu ulkelerinden olusan bir panele katildik
ve Musa usta bir konusma yapti.
Daha sonra sadece 35 ascinin tarifleriyle derlenecek
bir Slow food kitabi icin soyleyisi yapildi kendisiyle,
bu kitap icin 2 tarif paylasti.



Tangor, Slow food irtibatimiz, bayragimizi dalgalandiriyor


Afrikadan kirmizi patlican


Kuzey Italya'yi bizim Almanya'daki Donerciler feci sarmis,
heryerde Pizza/kebab diye lokantalar var. Kaldigim yere
yakin bi yerden gecenin bi yarisi Margarita pizza istedim
artik benim Ispanyolca karisimi Italyancam ne kadar
kotuyse adamlar bana karisik pizza verdi bir de ustune
doner koydu, kullandiklari zeytin ve sosise inanamadim cok kotuydu.


Musa usta kuru dutlu bir bulgur pilavi hazirladi,
tabii ki yine kuyruk olustu masamizda.





Beyaz Truffle (Truf) mantari
Kilosu bu sene saniyorum 4000 Euronun uzerinde.
Bu mantarlarin en yogun oldugu bolge Alba, Torino'ya cok yakin




Slow Food kurucusu Carlo Petrini ile beraber
1000 asci onuruna verilen yemege katilmadan once...




Ordekli ravioli


Ispanyol Jambonu

Peynir ustalari

Italyanlar dondurma servisi icin kendi
icinde donen guzel bir tasarim yapmis


Torino pazarlarini gezerken Kenger gordum,
Hunchback cardoon'mus ingilizcesi

Gastronomi Universitesinin kampusu fotonun sol ust tarafi



Universitenin bulundugu kasaba ve okuldan goruntuler

Slow food Turkiye'nin California baglantisindan selamlar!
2003'den beri Slow food uyesiyim, silikon vadisi
ve San Francisco'da cesitli etkinlikler surekli duzenlenir
bunlara firsat buldukca katilirim.
Yerel ureticilerle senelerdir, slow food'a uye olmadan once de
isbirligi yapiyordum.

Ikinci Terra Madre konferansina son anda katilma
firsati buldum. Konferansa gidis amacim Turkiye'den
gelen bu ise gonul vermis insanlarla tanisip bu olusumun ulkemizde
yayginlasmasina yardimci olmak, desteklemekti.
Bu olusum icin caba sarfeden Tangor ile oraya
gitmeden irtibat kurdum ve kendisine yine gayretleri
icin tesekkur ederim. Ayrica Italya'da yasayan tercumanimiz
Lale Gursel hanim 2004'deki konferansa da katildigi icin seminerlerde
tercume ve yonlendirme konusunda cok yardimci oldu.

TR'den gelen tum delegeler cok samimi ve kendi alanlarinda
bilgi birikimine sahip insanlardi.
Sadece Defne Koryurek ve Emre Mermer ile konusma firsati
bulamadim cunku kurdugumuz Turkiye tanitim masasina
ugramaya gerek duymadilar, ulkemize bu olusumu tasimak
icin degil de sadece kendileri icin gelmisler ve bu ekibin parcasi
olmakla ilgilenmedikleri izlenimini olusturdu bu ben de.
Yani oraya neden geldiklerine, davet edildiklerine tamamen
farkli bakiyorlardi.

Bunun disinda bu alinti Emre Mermer'in blogundan,
hala Slowfood Turkiye'ye neden katiliyor anlamadim?

"Terra madreyle ilgili ciddi yazim buydu. Bir tane de gayri
ciddi fikirlerimi ve yaptiklarimizi yazicam.
Bi daha da beni oraya davet etmeyecekler. Ben de gitmem zaten."












3 comments:

Tijen said...

Burak aşkolsun neden daha önce haber vermedin? Site bağlantılarıma ekliyorum. Uygun mudur senin için?
Çok sevindim. Ellerine sağlık. Senden öğrenecek çok şeyimiz var!
Tijen

Defne Koryurek said...

sevgili Burak bey,

askolsun! konusmadiysak, siz arzu etmediginizdendir belki de, kimbilir. kac kez karsilastik Terra Madre boyunca! ama, dogrudur. ne Emre ne de ben vatan millet bilinciyle saf tutmadik Torino'da. aksine kasap kasap dolasip, Slow Food'un isaret ettigi isletmelerle konusup bilgi ve gorgumuzu arttirdik. ayaklarimiza karasular inene dek dolastik salone del gusto'yu, tattik, fikir teatisinde bulunduk. Istanbul'dayken gorusebileceklerimizle degil, aksine gorusemeyeceklerimizle hal hamur olduk. bizim secisimiz Turkiye tanitim masasinda olmak degil, dunyayi tanimak uzere yollarda olmakti. affedin :)

selamlar,
Defne Koryurek

Blue Odyssey said...

Sevgili Burak,

Ne iyi ettin de yazmaya basladin... Evinin garajinda asili sucuklar nefis gorunuyor bu arada... Guzel calismalarinin devami dilegiyle..

Jale Boga Robertson